Top Social

Türkiye Cumhuriyeti devletinin yönetimi CIA ve MOSSAD tarafından tam anlamı ile ele geçirilmiştir | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, içimizdeki israil, sabetayistler, cia, mossad, Recep Tayyip Erdoğan, akp'nin gerçek yüzü, süleymancılar, içimizdeki ermenistan, siyonistler, gizlenen gerçekler,

İŞTE TÜRKİYE'DE ASLINDA BUNLAR DÖNÜYOR...

Türkiye Cumhuriyeti devletinin yönetimi CIA ve MOSSAD tarafından tam anlamı ile ele geçirilmiş ve bu durumun derhal düzeltilmesini sağlayabilecek kişi ve gruplar da, FETÖ ve darbe tiyatrosu bahanesi ile çok büyük bir baskı/tehdit altına alınmıştır. 

An itibari ile ülkemizin bağımsız bir yargı erki de yoktur. Yargı kurumu ve mensupları da emir eri haline getirilmiştir. Başbakanlık makamı bile vatan savunmasında devleşen vatan evlatlarının karşısına bir güç olarak çıkartılmaktadır ve Başbakanlık gibi yüce bir makamımız üzerinden, mevcut vatana ihanet durumunu bozmak isteyenlere, vatan müdafaası yapanlara karşı kanun dışı, çok adice ve zorbaca karşılıklar verilmektedir.

Devletimizin yönetimini AKPKK suç, terör ve ihanet örgütü üzerinden ele geçiren CIA ve MOSSAD'ın, çılgınca projeleri bulunmaktadır. Çok kısa süre sonra milletimizin ve ordumuzun, akıllara zarar sıkıntıların içine sürüklenmesi, milletçe tarifi imkansız acıların içine düşürülmemiz ihtimali çok yüksektir. Bu günler, onlarca sene öncesinden planlanmıştı. 

Böyle bir anda hala particilik ile vatan müdafaası yapılabileceğini, bu ihanet örgütüne karşı gelebileceğini ve devletimizin, milletimizin bu tehlikelerden kurtarılabileceğini sananlar vardır. Lakin şu gerçekleri bütün T.C. vatandaşları bilmelidir: 

➥ CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gizli bir Ermenidir, Siyonist Soros'un adamıdır ve AKPKK'yi yöneten uluslar arası Siyonist güç odakları ile ve de İçimizdekiİsrail ve İçimizdekiErmenistan ile irtibatlıdır. Görevi, AKPKK karşısında CHP'nin gerçek bir muhalefet yapmaması ve alternatif olmamasıdır. CIA ve MOSSAD'ın AKPKK projesinin sekteye uğramamasıdır. Bu güne kadar bunu fark edip emin olamayan pek çok CHP'li, hile dolu referandumdan sonra Kılıçtaroğlu'nun durumu kotaran ve AKPKK'ye yarayan tavırlarından sonra bundan emin olmuştur ve şu anda CHP'nin içinde kazan kaynamaktadır. 

➥ MHP genel başkanı Devlet Bahçeli gizli bir Ermenidir ve aynı zamanda CIA casusudur. AKPKK'nin asıl/gerçek kurucularından biridir. Bahçeli ve Deniz Baykal olmasaydı ne AKPKK olurdu, ne iktidara gelebilirdi, ne tek başına iktidar olabilirdi, ne de iktidarda kalabilirdi. Her şey bir danışıklı dövüştü. Bir CIA projesi olan Başkanlık'ın yüzde 65'ten fazla HAYIR oyu çıkmış ama sonuçları hile ile değiştirilmiş bir referanduma rağmen gerçekleştirilmeye çalışıldığı şu süreçte, Bahçeli o kadar gayrete geldi ki, evinin yolunu bulabilecek kadar aklı olan her görüşten herkes onun kim olduğunu da, neye ve kime hizmet ettiğini de anladı. 

➥ Gürcü Yahudisi olduğu iddia edilen ve bulunduğu yere CIA tarafından getirildiğini bütün dünyanın bildiği, BOP yani Büyük İsrail Devleti projesinin eş başkanı yapılan ve ayrıca en yakın parti kurucusu arkadaşlarının bile "Gözlerimizle gördük. MOSSAD'a çalışıyor. Kameralar önünde atışıyor. Arka planda onlardan talimat ve izin alıyor" dediği Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı İbrahim Kalın'ın lakabı 'Gölge CIA'dır ve Straftor'un adamıdır. Tayyip'i boşbakanlığa yürüten Cüneyt Zapsu Sabetayist bir Yahudidir ve CIA casusudur. Tayyip'i boşbakanlığa getirirken, dünyanın çok sayıda büyük ülkesinin liderlerinin kapısını, hiçbir siyasi kimliği olmayan hatta siyaset yasağı olan Tayyip'e açtıran ve 'Tayyip'i deliğe süpürmeyin. Onu kullanın' diyen Zapsu'nun, daha yolun başında Tayyip'ten aldığı sözler arasında Anayasa'nın değiştirilmesi ve 'başkanlık' da bulunmaktadır. Bunlar 2009 yılında basın ve medyada çokça konu olmuştur ve çeşitli devlet yetkilileri, yargılamalar sırasındaki savunmalarında bu gerçeklere temas etmiştir. İnternet araması ile bile bu ifadelere ulaşılabilir.

➥ Bakaracı Egemen Bağış Kürt Yahudisidir ve CIA'nın adamıdır. Beyaz Saray'ın yeminli tercümanıdır ve tıpkı Ömer Çelik gibi Tayyip'i tam anlamı ile kontrole almak için Tayyip'in yanına verilmiştir. 

➥ AKPKK'nin önemli isimlerinden Bülent Arınç Sabetayist Yahudidir ve Sabetayist Yahudi Deniz Baykal ile yakın akrabadır. 

➥ AKPKK'nin önemli isimlerinden olup kısa süre önce ABD Suriye'nin hava üssünü vurdu diye en sivri Siyonistlerden bile daha sivri çıkışlar yapıp sevinen, ülkemiz adına Siyonistleri çok sevindiren resmi açıklamalar yapan Numan Kurtulmuş Sabetayist Yahudidir. 

➥ Vefatından önce AKPKK'nin önemli isimlerinden olan ve cemaatler/tarikatlar ile sağlam bir iletişimi olan Nevzat Yalçıntaş Sabetayist Yahudidir. Yalçıntaş'ın oğlu Murat ile Numan Kurtulmuş'un arası çok iyidir ve İTO başkanlığı da yapan Murat Yalçıntaş'ın çok çirkin işleri mahkemelik olmuştur. İnternet araması yapıldığında bile çok rahatsız edici gerçeklere dair bilgi elde edilebilir. Yine bunlarla bağlantılı olan Sabahattin Zaim ve çevresi Sabetayist Yahudidir. 

➥ AKPKK'nin önemli isimlerinden Ahmet Davutoğlu Karay Yahudisidir ve Karay Yahudileri olup AKPKK projesinin asıl kurucu ve yöneticilerinden olan Ülkerler ile de eskiden dünürdü. AKPKK projesinde yollar ayrıldığı gibi, ailede de çocukları da ayrıldı, dünürlük kalmadı. Ülker'in referanduma ramak kala yayınladığı reklam klibi de, her şeye rağmen gerçekte sadece yüzde 30 küsur oranında EVET oyu olduğunu gördüklerinden yayınlandı. AKPKK için yeni bir mağduriyet üretilerek EVET oylarının yükseltilmesi planlandı. Karay Yahudisi Ülkerler, çok büyük ticari kaybı ve marka lekelenmeslni bile göze alarak bu oyunu da oynadı. Çünkü AKPKK aslında onlar gibilerin projesi. Başkanlık da... Ülkerlerin AKPKK sayesinde çok büyük ihaleler kaptıklarına, haksız kazançlar elde ettiklerine, FETÖ projesi ile de bağlantılı olduklarına, çok sayıda fabrikayı haksız şekilde ele geçirdiklerine dair basında çok sayıda haber de yapılmıştır. İnternet aramasında bile bu ciddi haberlere ve iddialara ulaşılabilmektedir. AKPKK'nin gerçek kurucularından ve bir zamanların gizli başbakanı olan Cüneyt Zapsu da, iyice deşifre olup geri çekilmek zorunda kalınca, Karay Yahudisi Ülkerler ve Sabetayist Doğuş grubu yani Şahenkler ile çok yakın ticari bağlantılar içine girmiştir. 

➥ Karay Yahudisi Ülkerler, Sabetaycı Yahudi Şahenkler, Sabetaycı Yahudi Turgay Ciner ve içimizdeki İsrail ile İçimizdeki Ermenistan'ın çok sayıda patronu, Masonlar, gizli Yahudiler, gizli Ermeniler, Koç grubu, AKPKK ve Başkanlık projesinin ve dolayısı ile Büyük İsrail Devleti projesinin içinde yer almaktadır. Mustafa Koç'un ani ve tuhaf ölümüne dair şaibeler de hala çok yüksek sayıda insanın kafasını kurcalamaktadır. 

➥ İlk AKPKK hükumeti bile, ana dili gibi İbranice bilen, YÖK kurucusu gizli Yahudi İhsan Doğramacı'nın evinde kurulmuştur. Kimin hangi koltuğa getirileceğine, masanın bir başında İsrail'in çok değer verdiği isimlerden İhsan Doğramacı varken karar verilmiştir. 

Sabetaycı Yahudi Bülent Arınç ''Biz varsak tarikatlar, cemaatler vardır. Biz yoksak tarikatler ve cemaatler de yoktur'' sözünü söyleyip yıllarca önce rest çekmişti. Bülent Arınç, İhsan Doğramacı'nın o masasında da yer alan ve İngiltere Kraliçesinden dizbağı nişanı almışlığı olan ve Tayyip'i bu Siyonist oyunlarına, bu bataklığa çeken adam olarak bilinen, gizli Ermeni olduğu da iddia edilen Abdullah Gül, Karay Yahudisi Ahmet Davutoğlu ve bazı diğer isimler birbirlerine düşmüş olsalar da, AKPKK içinde eski güçleri olmasa da, bu ekibin içinde iç çatlaklar olsa da, CIA ve MOSSAD'ın, Türkiye'yi tam anlamı ile kontrolüne almak için Sünni cemaat ve tarikatları yok etme ya da hiç olmazsa ele geçirme planları ise, hız kesmeden AKPKK üzerinden devam etmektedir. 

Anlaşıldığı üzere siyasi partiler ve liderler zaten ellerinde... Çok sayıda sözde sivil toplum örgütü de ellerinde... Çok sayıda küçük ve aynı zamanda bozuk tarikat da emir eri yapılmış durumda. Türkiye'de AKPKK üzerinden CIA'nın kucağına düşmemiş sadece iki tarikat bulunmaktadır. İsmailağa cemaatinin Cübbeli kanadı, şantaj, tehdit ve menfaat temini ile tam anlamı ile ele geçirilmiştir. Cübbeli'nin ceza evinden çıkartılması bile, ondan alınan söz ile gerçekleşebilmiştir. Zaten çıktıktan sonraki hali, herkesin gözleri önündedir. Dün "Sattınız memleketi, satan satana... Memleketi borsaya çevirdiniz" diyen Cübbeli Ahmet denilen Ahmet Mahmut Ünlü'ye bu gün "Başkomutan" çektirilmektedir ve "Erdoğan'a itaat farzdır" dedirtilmektedir. Cemaatin Marifet Derneği kanadı ise tam anlamı ile bastırılmış ve sindirilmiştir. Bu kanadın da tam anlamı ile ele geçirilmesi için adice, hukuksuz ve büyük suç kapsamında olup ağır ceza mahkemelerinde yargılama gerektiren tuzaklar planlanmaktadır. 

Süleymancılar cemaati ise bu AKPKK suç, terör ve ihanet örgütü karşısında devleşmiştir. AKPKK'nin kurulmaya başlandığı süreçte bile, henüz adının AK Parti olmadığı süreçte bile neler döndürüldüğünü ve döndürüleceğini bilen Süleymancılar cemaati, olanca gücü ile bu oyunlara mani olmak istemiştir. Bu süreçte cemaatin merhum idarecisi Kemal Kacar'ın, çok taktik ve isabetli kararları ve müdahaleleri olunca, Kemal Kacar'ın akıl sağlığını bozmaya, delirtmeye yönelik adice suçlara bile bulaşılmıştır. Bu adiliklere bulaşan Nurettin Akman, daha sonra AKPKK Ankara il yöneticisi ve AKPKK millet vekili yapılmıştır. Hala bu suç örgütünün aktif olarak kullandığı isimlerdendir. CIA'nın AKPKK üzerinden Süleymancılar cemaatini ele geçirmek ya da hiç değilse büyük bir parçasını bölüp kopartmak gayreti tekrar tekrar olmuştur. Son zamanda bu yolda kullanılan isimler olan; 

➥ Zeki Çalışkan
➥ Şevket Tandoğan
➥ Nurettin Akman 
➥ Ali Kangel

gibi şahısların ve çevrelerindeki çok sayıda şahsın, gerçek ve çirkin yüzleri ile, bu yolda kullanılan vakıf ve derneklerden;

➥ Türgev
➥ Tugva
➥ Bilim ve İnsan Vakfı 

gibi teşkilatların ve benzerlerinin gerçek ve çirkin yüzlerini, bulaştıkları vahim suçları ispatları ile gözler önüne seren yayınlara ve sitelere, ne hazindir ki hukuk dışı bir şekilde ve Başbakanlık makamı da alet edilerek erişim engelleri konulmuştur. Üstelik bütün ikazlarıma rağmen bütün bir milletin önünde bu hukuksuzluklar yaşanmış ve suçlar işlenmiştir. 

Bir Süleymancı cemaati mensubu olarak, hukuka saygılı ve vatanını devletini seven ve bu değerler için mücadele eden bir T.C vatandaşı olarak, milletim içindeki her görüşten herkesi uyarmayı vazife biliyorum. Türkiye'de çok partili bir siyasi sistem yoktur. Bütün partiler CIA ve MOSSAD üzerinden Siyonizme çalışıyor. Türkiye'de bu gizli, çift kimlikli şahıslar bir orta oyunu oynuyor ve biraz daha sessiz ve tepkisiz kalırsanız milletçe çok büyük acıların içine düşürüleceğiz. 


Bu yazıdaki iddialarım bir hiç... Kısacık bir giriş bilgisi... Özet olmasını istedim ve ancak bu kadar yazıda, bu şekilde özetleyebildim. Bu yazıdaki iddialarımı ve bu yazıda temas etmediğim vahim gerçekleri ispat eder toplamda yüzlerce somut delil hem benim hem de çevremdeki yüzlerce dava arkadaşımın elinde mevcuttur. AKPKK'nin karşısında Süleymancılar cemaati devleşmeye devam ediyor. Hiç endişeniz olmasın ki kısa süre sonra bütün bunlardan, bütün bu şahıslar yargılanacaklar. Siz de kararınızı verin, orta oyunlarına seyirci olmayın, particilikten sıyrılın, medeni ve hukuka saygılı insanlar gibi, hukuki sınırlar dahilinde işe yarar bir mücadele verin ve kendi gölgelerinden tırsan bu şahıslara vatanınızı, devletinizi teslim etmeyin!







Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi
ilk yorumu sen yap
Yorum Gönder

Seviyesiz ve samimiyetsiz yorumlar onaylanmaz. Küfür, hakaret, karalama içerikli yorum yapanlar hukuka sevk edilir. Yorumlardan hukuken yorumcular sorumludur.